Gente Monocromo

Gente Monocromo

  • 0
When you photograph people in color, you photograph their clothes. But when you photograph people in black and white, you photograph their souls! 
― Ted Grant

Aynen diyor ve arttırıyorum, selfie çubuğu ruha açılan bir penceredir.

Light is meaningful only in relation to darkness, and truth presupposes error. It is these mingled opposites which people our life, which make it pungent, intoxicating. We only exist in terms of this conflict, in the zone where black and white clash. 
― Louis Aragon  

Türk eğitim sisteminin bana verdiği yetkiye dayanarak soruyorum sana Louis. Bu söz ile anlatmak istediğin ne, kime sesleniyorsun sen, ne yapmaya çalışıyorsun. Öğretmenim orman sevgisi. Yanlış Louis, bütün yanlışlar sende. Zıtlıklardan bahsediyorsun da sen bizi kararsız elementlerle karıştırmış olmalısın Louis, biz ki soygazlardan gelme, falancaların yiğeniyiz. Hem - hem sen ne güzel bir kelimesin, bir daha yazayım buraya hem - sen benim dayımdan hangi görevlendirmeyle zehirli gibi bahsedersin Louis, yok efendim intoxicating miş de daha nelermiş. Seni son kez uyarıyorum Louis, bizden uzak dur. Bizim o eğilmiş, biçilmiş, düzene uydurulmuş, tek tipleştirilmiş  ve tüm kıvrımları ortadan kaldırılmış beyinlerimizi bulandırma. Yoksa oluşacak kimyasal tepkimelerin tek sorumlusu sen olursun.

Madrid sokaklarında kaybolmak için elimden geleni yaptığım sıralarda ara sokaklardan gelen müzik sesi cezbetti beni. İçgüdüsel olarak gelen sese doğru yöneldim. Hiç de yabancı olmayan bu tınıya yaklaştıkça, yavaş yavaş kelimelerin ispanyolca değil türkçe olduğunu ve daha sonra da şarkının  ehl-i keyf üç insandan bahsettiğini anlamıştım. İşte o şarkı ve yukarıda da şarkıda bahsedilen o üç kişi.

biz çamlıca'nin üç gülüyüz
aşk bahçesinin bülbülüyüz
dillerde gezer söyleniriz
gamsız yaşar eğleniriz

C.C. Baxter: The mirror... it's broken. 
Fran Kubelik: Yes, I know. I like it that way. Makes me look the way I feel. 
The Apartment, Billy Wilder

Peki ama Billy Wilder'ın aklına bu güzel filmi, the apartment'ı, çekme fikrinin ilk olarak benim en sevdiğim filmlerden birini, bir David Lean şaheseri olan brief encounter'ı, izlerken gelmiş olması. Güzel insanların birbirleriyle bağlantılı olması sevindiriyor insanı, kutsi ile berksan'ın ev arkadaşı olması mesela..
Sinemada ve pek çok şeyde güzelliğin gizli olduğu bir çok yer var, kimi karmaşıklığın içinde çözülmeyi, kimi kalın bir örtünün altında örtünün kaldırılmasını bekliyor, kimi ise çok bozuyor. Ben -işte yine bene/bana geldik, yoksa burda ne arıyorduk ki - sadeliğin içindeki güzellikte kalmaya niyetliyim bir süre daha. 
 

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder