The Crane

The Crane

  • 0
Lech bir sabah uyandığında aynadaki yansımasının, kendisi diye bildiği kişiye artık hiç de benzemediğini farketti. Beklenenin aksine bu garip hadise Lech'in üzerinde o şaşırtıcı etkiyi yaratmaktan oldukça uzaktı. İnsanların bir gecede hamamböceğine dönüştüğü bir coğrafyada başına gelenler Lech için pekala kabul edilebilirdi. Altı üstü farklı bir yüzü vardı. Bir dakika diye geçirdi içinden, belki de yüzü aynada eskisi gibi yansımaz olmuştu. Ah, ne kadar aklı başında bir adamdı bu Lech, aklına hemen de bu değişikliğin sadece aynadaki yansımada yaşanmış olabileceği gelmişti. Şimdi ilk yapması gereken problemin tanımını yapmaktı. İşyerinde geçirdiği yıllar boyunca yaşadığı problemlere nasıl yaklaşması gerektiğini öğrenmişti Lech. Önce problemi tanımla, sonra çözüm alternatiflerini ortaya koy ve içlerinden en akla yatkın olanı seç. Bu sorunun cevabını öğrenebilmek için de ikinci bir çift insan gözüne ihtiyacı vardı. Hayır, gerçekleştirebileceği bir büyüye malzeme aramıyordu, saçmalamayın. Büyüye merakı vardı ve biraz da asosyaldi kabul ama o kadar da değil. İşte tam da bunu kanıtlamak istercesine pencereye yöneliyor, aklında sokaktan geçen tanıdık bir yüze selam çakma fikri. 

Sokakta karşı apartmandaki kadın her sabahki gibi sokağı süpürüyor, geri kalan dünya düzeninin değişmemiş olması bir nebze de olsa rahatlatıyor protagonistimizi. Mahallenin rahibi ise sabah çanını çalmak üzere kiliseye doğru seyirtiyor. Normalde aklından geçmese de hem rahatlama hissinin verdiği gaz, hem de kendisine yöneltilen asosyal söyleminin aksini ispatlama istediği nedeniyle kadına selam vermeyi geçiriyor içinden. Biraz duraksadıktan sonra hem bu alışılmamış davranış hem de yeni yüzünün kadıncağızın üzerinde nasıl bir etki bırakacağını kestiremediği için vazgeçiyor. 

Doğu diyarında, havanın güneşli olmasını da fırsat bilen binlerce aile mangallarını alıp sahile doğru koşarken, kahramanımız kendi şehrinde havanın kapalı olacağını düşünüyordu. Günlerdir şehri ıslatan bulutları ortalıklarda göremeyince günlerdir evde pineklemesine neden olan bahanesi de ortadan kalmış oldu böylece. Peki ama bu güzel günü nasıl değerlendirmeli? 
İyisi mi bir süre sokaklarda amaçsız dolaştıktan sonra berbere bir uğramak, bu yeni yüz ile eski saç modeli birbirine uyumsuz, berber de benimle aynı kanaate varır ise yüzümün değişmiş olduğuna dair bir kanıtım olur. Böylece çözüm yolunda da önemli bir adım atmış olurum diye devam edecekti ki iç sesi, yıllardır sabreden kitlelerin tepki oyları bir anda yağmaya başladı. Ne çözümünden bahsediyorsun sen allaşkına, yüzün değişmiş yahu, bir kere daha bak isterden aynada kendine. Anlayamadın herhalde durumu, hem bu anlayışlı adam triplerini de bir kenara bırak. Bu moda her girdiğinde sonunun nereye vardığını ikimiz de biliyoruz. Bir baksana kendine, o mizacına kurban olduğum, bir baktı mı okyanus dalgası kıvamındaki bakışları ile karşıdevrimcileri boğan Lech gitmiş de bu sünepe bakışlı adam kalmış geride. Bak kulak ver, uzaklardan gelen şu sese, ne diyor..

gidenlerden
bir tek seni bana ekledim
seni deli gibi bekledim
gidenlerden
gidenlerden
bir tek seni bana ekledim
seni deli gibi özledim
gidenlerden

Anlıyor musun ne demek istediğimi Lech! Ben, bir çeki düzen vermen gerek kendine dedikçe sen iyice saçma bir insan oldun çıktın. Oblomovluğu bırak artık daha öğrenmen gereken çok şey var dedikçe, sen iyice saçmalar oldun, bütün zamanını karşısında geçirdiğin o amerikan dizilerinin etkisinde, farklı bir yüze büründüğünü iddia ediyorsun şimdi de bana. Biraz orjinal olmayı bile denemiyorsun artık.

YETEEEEER!!!

Diye bağırdı Lech, bir süreliğine de olsa kafasının içindeki tüm sesler susmuş, kaos yerini düzen ve güven ortamına bırakmıştı. Fırsattan istifade müzikçalarını yanına alıp üçer beşer merdivenleri indi. Sokağa adımını attığında kadın hala elinde süpürgesi, iki yana sallanarak kaldırımlara süpürgesini savuruyordu. Kadını görünce elinde süpürgesi ile kötülüğe meydan okuyan bir kahraman fikri geldi aklına. Bunu yazmalıydı ama şimdi değil, şimdi sessizliğin tadını çıkararak aziz şehri izleme zamanıydı.
 

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder