bazı filmler izliyorum, biraz da şans eseri haberdar olmuşum varlıklarından. izleyince kendimi çok şanslı hissediyorum. bi mutlu oluyorum felan, garip duygular. işte bu film de belirttiğim kategoriye girenlerden. filmin ismini -the fall- şu an tam da kestiremediğim bir blogda duydum. fantastik afişi de ilgimi çekince ekledim azureusuma. birazcık spoiler. filmin başında yer alan büyük iskender hikayesi ilk başta filmden kopuk gibi gelse de karakterlerin hayata bakışlarını ve hayatın geri kalanına yorumlarını açıklama sı bakımından kısa bir giriş gibiydi. filmin geri kalanı hakkında herhangi bir şey söylemeye lüzum görmüyorum fakat. velet oyuncu klasmanındaki küçük kızımızın oldukça üst noktalarda oyunculuk sergilediğini belirtmek gerek, oldukça doğaldı yumurcak. filmin esas adamı, daha önceleri dokunmayı seven kadınların dizisi pushing daisies'den hatırladığım -nihilist karakter- lee pace de oldukça iyiydi. netekim oluşturulan masalsı görüntüler de bu oyunculuk başarılarına arka çıkınca kaçırılmaması gereken bir film çıkmış ortaya.
iyi seyirler bayım.
iyi seyirler bayım.
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder