benjamin button

  • 0
az evvel dediğim üzere haftasonuna yılın iki hit filmini izleyerek girdim. bunlardan ikinci olanı da hem yönetmeni hem de senaryosunu oluşturan öykü nedeniyle büyük bir merakla beklediğim
the curious case of benjamin button idi.
filme geçmeden önce filmin de senaryosunu oluşturan öykünün duyduğum en ilginç düşüncelerden biri olduğunu belirtmek isterim ki yaklaşık bir yüzyıl sonra aynı fikir benim de aklıma gelebilmişti.

filmde herkesin başlıca yakınma noktasını oluşturan ilk bir saatin çok yavaş geçişi ve sıkıcı oluşundan ben de yakınmayayım -sanki böyle söyleyince yakınmış olmadım. böyle bir yakınma bir yana hele ki yönetmen fight club, seven gibi başarılı filmlerin yönetmeni olunca böyle bir hikayeden çok daha fazlasını çıkarabilmesini beklerdim kişisel olarak. kişisel hoşnutsuzluğumda bunun da etkisinin olduğunu belirteyim eğer bu beklentiyi çıkartacak olursam filmin uzunluğunun ve bazı kısımlarda çok takılmasının verdiği sıkıntı dışında filmi gayet beğenedebilirdim.

başrol oyuncularına değinmeye bile gerek duymayarak film ile ilgili oscar tahminimi yapayım bu arada, makyaj dalında olan dışında belki bir tane daha ödül alabilir görüşündeyim ama o da büyük ödüllerden olmayacaktır diyorum ben.

son söz olarak keşke benjamin button'ın yaşam evrelerine ve daisy ile olan aşkına ayrılan -daha fazla- süre daha eşit dağıtılsaydı. bence o zaman film bir seviye daha yukarı çıkabilirdi ve david fincher'ın bir diğer unutulmaz filmi olabilirdi.

aklımdan fitzgerald'ın kitabı nasıldı düşüncesi de geçmiyor değil ?

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder