Living in a Shakespearean World

Living in a Shakespearean World

  • 0
Kadınların çoğu çıkartmalarla kaplı bu atı, tanrılarından gelen bir armağan olarak görüp şehirlerine alma düşüncesindeydiler. İçlerinden birkaçı ise atın, erkeklerin kurduğu tuzağı bir parçası olabileceğini düşünüyordu ama bu tuzağa düşmeye istekli gibi bir halleri vardı. Ne de olsa yıllardır dünya kadınları ile dünya erkekleri arasında bir cinsel münasebet olmamıştı ve iki tarafta da sabırsızlık emareleri baş göstermeye başlamıştı.

If you cannot understand my argument, and declare ``It's Greek to me'', you are quoting Shakespeare; if you claim to be more sinned against than sinning, you are quoting Shakespeare; if you recall your salad days, you are quoting Shakespeare; if you act more in sorrow than in anger; if your wish is farther to the thought; if your lost property has vanished into thin air, you are quoting Shakespeare; if you have ever refused to budge an inch or suffered from green-eyed jealousy, if you have played fast and loose, if you have been tongue-tied, a tower of strength, hoodwinked or in a pickle, if you have knitted your brows, made a virtue of necessity, insisted on fair play, slept not one wink, stood on ceremony, danced attendance (on your lord and master), laughed yourself into stitches, had short shrift, cold comfort or too much of a good thing, if you have seen better days or lived in a fool's paradise -why, be that as it may, the more fool you , for it is a foregone conclusion that you are (as good luck would have it) quoting Shakespeare; if you think it is early days and clear out bag and baggage, if you think it is high time and that that is the long and short of it, if you believe that the game is up and that truth will out even if it involves your own flesh and blood, if you lie low till the crack of doom because you suspect foul play, if you have your teeth set on edge (at one fell swoop) without rhyme or reason, then - to give the devil his due - if the truth were known (for surely you have a tongue in your head) you are quoting Shakespeare; even if you bid me good riddance and send me packing, if you wish I was dead as a door-nail, if you think I am an eyesore, a laughing stock, the devil incarnate, a stony-hearted villain, bloody-minded or a blinking idiot, then - by Jove! O Lord! Tut tut! For goodness' sake! What the dickens! But me no buts! - it is all one to me, for you are quoting Shakespeare. 
Bernard Levin
Bir hikaye anlatacağını söyledi. Nasıl bir hikaye olacak bu dedik ve toplandık etrafına. İmkansız bir aşkın hikayesi olacakmış, iki farklı kültüre ait ve farklı kültürlerden oldukları da yetmezmiş gibi zamanında düşman olmuş iki gruptan bir erkek ile bir kadının hikayesi. İlgimizi çekti hemen ve daha da yaklaştık anlatıcıya. Peki bir kral olmayacak mı bu hikayenin içinde, taht kavgası olmayacak mı diye sorduk. Olmaz mı diye cevapladı hemen, tamam bir kral değil belki ama eski bir kralın hayaleti olacak hikayemizin içinde ve oğluna görünecek sadece, sevdiği kadına ulaşması için öğütler verecek ona. Ve devam etti. Siz sormadan söyliyeyim cadılar olacak hikayenin içinde, tam üç cadı ve kadınımıza gelecekten havadisler getirecekler. Ona öleceğini ve ama ölümden geri geleceğini, ancak ikinci hayatında mutluluğu yakalayabileceğini bildirecekler. Bunu öğrenen kadınımız defalarca intihar etmeye kalkışacak, bir an önce ikinci hayatına başlamayı düşleyecek, sevdiği adama kavuşmayı ama her seferinde biraz daha beklemesi gerektiği söylenecek ona. Hayalet kralımız oğluna, sevdiği kadın için gerekirse tüm dostlarını karşısına alması gerektiğini söyleyecek ve gerizekalı adamımız gidip durduk yere arkadaşları ile arasını bozacak. Hem de onlar adama sevdiği kadına ulaşma konusunda yardım atmak isterken. Siz tam da herhalde bu sefer kavuşacaklar diye düşünmeye başladığınızda kadına aşık bir başka adam girecek hikayeye. Bir çok cephede ülkesini başarıyla temsil etmiş bu aslan yürekli şövalye bizim gerizekalıya meydan okuyacak, kadının ailesi ile de konuşup onları düellonun galibinin kadını alabileceği konusunda ikna ettiğini söyleyecek. Peki adamımız ne yapacak dersiniz, savaşmak yerine kadınını kaçırmak için bir plan hazırlıyacak. Kendisinden beklenmeyecek derecede akıllıca olan bu hamle karşısında tüm sizler şapka çıkaracak, öldüler mi acaba diye meraklanacak en son ve en son derin bir nefes alacaksınız. Ne dersiniz başlayalım mı?

İda dağında tanrılık kolaylaşır 
Hangi cüce olsa o yücede tanrılaşır 
İn aşağı sevgili Zeus 
Aramızda sana da insanlık bulaşır 
Gel de bir otobüse bin bakalım 
Yada yiğitsen 
Geç geçebilirsen şu caddeden 
Tanrı olmak kolay İda'da 
İnsan ol Zeus insan burda 
Aziz Nesin

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder